Misyonerliği, ilk biz Müslümanlar tartışmıyoruz elbette. Burası çok önemli: Pavlus'un misyonerliği, bizden çok önce ilk İseviler arasında da şiddetli tartışmalara neden olmuştur. Çünkü Pavlus'un misyonerlik stratejisi "Makyavelizm"e dayanmaktaydı. Makyavelizm ise, amaç uğruna her türlü aracın meşru ve mubah sayılmasıdır.
PAVLUS, KİTABI-I MUKADDES'TE YER ALAN KORİNTLİLERE GÖNDERDİĞİ BİRİNCİ MEKTUBUNDA BU MAKYAVELİST TAVRINI AÇIKLAMAKTADIR: "Yahudileri kazanmak için Yahudiler'e Yahudi gibi davrandım... Yasa'ya sahip olmayanları(putperesler) kazanmak için Yasa'ya sahip değilmişim gibi davrandım... Ne yapıp yapıp bazılarını kurtarmak için herkesle herşey oldum. Bunların hepsini Müjde'de payım olsun diye Müjde'nin uğruna yapıyorum."
Pavlus, bu stratejiye uygun olarak, sünnet olmayı reddeden putperestlerin, sünnet olmadan Hıristiyanlığı kabul edebileceklerini ileri sürmüştür. Putperestler, yalnızca sünnete değil Tevrat'taki diğer yükümlülükleri yapmaya da yanaşmıyorlardı. Pavlus ise buna da "evet" diyordu.
Halbuki, Hazret-i İsa, Musevilere peygamber oalrak gelmişti. Ve görevi de Museviliğe yeni bir ruh vermekti. Bu nedenle Tevrat'taki yükümlülükleri de yaşıyor ve anlatıyordu.
Devamı gelecektir, Selam ve dua ile...
0 yorum:
Yorum Gönder
Görüşlerinizi bekliyorum...